Ben kucukken bana buyudugunde ne olmak istiyorsun dediklerinde sarkici derdim. Buyudum ama ne yalan soyliyeyim sarkici olamamak hala icimde kaldi. Her insan gibi bende hayaller kurardim o kucuck aklima. Keske cabucak buyusemde istedigim seylere sahip olsam diye dusunurdum. Buyuklerin ‘keske yeniden cocuk olsam’ demelerine bir anlam veremezdim. “Ya insan buyudukten sonra neden yeniden cocuk olmak isterki?” diye gunlerce dusundugumu hatirliyorum. Bu sorunun cevabini ancak buyudukten sonra anladim.
Her yapmak istediklerimi o masum, umut dolu gozlerle anneme ve babama soyledigimde, “daha cok kucuksun, buyudugunde yaparsin” dedikleri zaman, ugradigim hayal kirikliklarini dun gibi hatirliyor ve hissediyorum. “Peki, bende cabucak buyumek istiyorum ozaman” dedigimde o meshur cumleyi tekrarlarlardi “Keske yeniden cocuk olabilsem”. Bende onlara inat, kendimden emin bir sekilde, “ben buyudugumde asla yeniden cocuk olmayi istemiyecegim” der, tabi bu dusuncemi kendime saklardim.
Ben bu masumiyetimi, o icimdeki kipirtilari, isteklerimi, motivasyonumu yillarca kucuk bir kutuda icimde sakladim. Her nekadar yavasca isteklerime dogru yonelsemde, belli etmemeye calistim basklarina. Ozellikle annem ve babama.
Olacakya, bundan yillar once, yine icimin kipir kipir oldugu bir gun, annem is yapmak icin odama girdi. Bekledim…. Annemin yuzume bakip, ona can atarak birseyler anlatmak istedigimi yuzumden anlmasini bekledim. Annem tabi ise oyle bir koyulmuski benimle ilgilenmedi. Duramadim, icimde kalirsa sanki patliyacak gibiydim ve annemle paylasmak istedim hissettiklerimi. Cok moralli, melodik bir sesle "Anne benim en buyuk hayallerimden biri Hindistana gitmek" dedim. Annem "hii hii" dedi ve yuzume bakmayarak kiyafetleri durmeye devam etti sonra birde “tabi tabi” ekledi tepkisine. ‘Neden olmasinki? Dusun yani, oralara gidebilsem. Hindistan olmasada dunyadaki baska ulkeleri gezip gorsem” dedim bu sefer hem biraz daha dikkatli, soru sorar gibi ve tereduttlu bir sesle. Annem elinde olan gomelegi durdu, diyer kiyafetlerin ustune koydu, bana bakti ve kocaman bir kahkaha atti.
Sas kaldim. Hayir positif bir tepki beklemiyordum ama o kahkahaya inanamadim. Ben saskin saskin anneme bakarken, olani kavramaya calisirken annem kahkahasina bir kac cumle ekledi. “Sen hayal kurmaya devam et. Hic biryere gidemiyeceksin. Seninkisi asla gerceklesmiyecek bir hayal. O yuzden sana tavsiyem kizim, uyan ve olmayacak islerin pesinden kosma”.
Annem benim hayallarimi kucumsemis, umudumu kirmisti. Ben "benimle birsey paylasmiyorsun, biz neden boyleyiz? Neden anne kiz gibi degiliz?" diye defalarca aglayan annemle yeniden iliskimizi duzeletme cabasindayken, cabam herzamanki gibi bos cikmisti. O an kalibme birsey saplandi, anlatamam nasil bir duygu. Yuzum ates gibi oldu. Sicaklik yavasca bendenimde kizginliga donustu. Belki annemle tartistim, okadarini hatirlamiyorum ama annem ne bende birdaha kapanmaycak olan actigi derin yarayi biliyordu nede onu kahkahaya bogan hayallerimi bir gun gerceklestirecegimi.
No comments:
Post a Comment